Aşılı kestane fidanı, yapılacak kestane bahçesi için tercih edilen fidanın aşılı kestane fidanı olması oldukça önemlidir. Böylelikle elde edilen edilen ürünün daha kaliteli olması sağlanırken; hem de fazla ürün elde edilmesi sağlanır. Kestane fidanı belirli dönemlerde aşılanıp ağaçların fideler halinde yetiştirilmesi ile çoğaltılır. Bu aşılı fidan için istenilen özelliklerden bahsedelim.
Aşılı kestane fidanı için uygun sıcaklık, yağış ve toprak
- Aşılı kestane fidanı dikmeden önce dikilecek alanın sıcaklığının hesaplanması gerekir. Kestane ağaçlarının olgunlaşabilmesi için çiçek bakımından günlük sıcaklıklığın 25 derece olması gerekir. Kışın -30 kadar dayanan kestane ağacının ilkbaharın geç donlarından, sonbaharın ilk donlarına karşı hassas olduğu bilinmektedir.
- Kestane yağışın az olduğu yerlerde tercih edilir. Kestane ağacı için yıllık yağış ortalaması 600-1200 mm olan yerlerde kestane ağacı için uygun yetiştirilme şartı aranır.
- Bu ağaç kazık köklü olmasından dolayı bahçe kurulumu yapılırken toprağının gevşek yapılı olması ve toprak derinliğinin bulunması gerekir. Ayrıca dikilecek alanın potasyumca zengin toprak olarak tercih edilmesi gerekir. Killi, ağır ve su geçirmeyen toprakları kestane ağacı hiç sevmez. Bu topraklarda kestane ağacına mürekkep hastalığı bulaşır.
Aşılı kestane ağacının aşılanması işlemi
Kestane bahçesi kurulmadan önceki aşılı kestane fidanlarının tercih edilmesi gerekir. Aşılama için kaliteli meyve veren kestane ağaçlarından kalemler alınır. Haziran veya Eylül aylarında taze sürgünlerden gözler alınır ve göz aşısı yapılması sağlanır. Böylelikle yapılan aşılar ile aşılı kestane fidanı yapılır. Ayrıca tohumların katlama sonucu çimlendirilmesi ile fidan elde edilir. Katlamada çıkan tohumlar belirli sıralar halinde ekilir. Haziran ayı içerisinde aşılanması yapılan katlama tohumun fidanı kışın durgun dönemde bahçeye dikilmesi tercih edilir. Böylelikle aşılı kestane fidanının elde etmesi sağlanmış olur. Genellikle aşılı filan tercihinde bu iki yöntem kullanılır.
Aşılı kestane fidanında bahçe özellikleri
Kestane fidanı dikilmesi için bahçe seçimi için sıcaklık ve yağış ortalamaları göz önüne alınarak bahçe kurulması tercih edilir. Dikim yapılmadan önce bütün toprağın havalandırılması gerekir. Denizden yaklaşık olarak 400 metre yükseklikte aşılı kestane fidanlarının dikilmesi tavsiye edilmez. Dikim için elli santim derinliğinde çukurlar açılır ve içerisine Kompoze gübre ve ahır gübresi verilir. Gübreleme sonrasında çukurun içerisine bir miktar daha toprak atılarak aşılı kestane fidanının köklerinin gübreye değmesi engellenir. Sonra aşılı kestane fidanları dikilip, kökün hava alması engellenir.
Aşılı kestane fidanında budama bakımı
Ağacın 3 yıl kendini büyütmesi için gerekli budama işlemi yapılır. Bunun için doruk terbiye sisteme uygulanırken, doruk belli bir yüksekliğe ulaştığı zaman büyümeyi kontrol altına almak için doruğun kesilmesi gerekir. Verim çağına geldiğin zaman ağaçların gerekli şekilde budanması önemlidir.
Aşılı kestane ağacında sulama
Aşılı kestane fidanlarının sulanması yılda sadece üç kez yapılmalıdır. Ağaç 3 yaşına gelene kadar yılda üç sefer gerekli sulamalar yapılarak kestane fidanının büyümesi sallanır. Ağaç 3 yaşını geçtikten sonra sulama yapılması tavsiye edilmez.
Aşılı kestane fidanlarını zararlı oluşumlardan korunmak için yapılan ilaçlamalar
Aşılı kestane ağacının bakımı yapılırken gerekli ilaçlama yapılması önemlidir. Çünkü kestane ağacına dal kanseri veya mürekkep hastalığı girebilir. Kanser hastalığı rüzgar, böcek ve kuşlarla bu hastalığın taşınması sağlanırken, bu hastalığın bulaşması ile dallarda şişkinlik oluşur. Genç kestane ağaçlarının kışın yaprağını dökmemesi gibi önemli belirtileri vardır. Dal boyunca çatlamalar yaparken; dağların kurumasına neden olur. Ayrıca gerekli ilaçlamalar yapılarak bu hastalıkla mücadele edilmesi sağlanır.
Kestane ağacına giren mürekkep hastalığı kök ve kök boğazına yerleştikten sonra bu bölgelere zarar verir. Hastalığa yakalanmış olan aşılı kestane ağaçlarının yaprakları birdenbire kurulmaya başlar. Mürekkep hastalığı aşılı kestane fidanının köklerine zarar vermeye başladığı için ağır toprakların tercih edilmemesi bu hastalığa yakalanma oranı azaltmaktadır.